Takipçilerimiz iyi bilir, Gossive Editörleri olarak Tanrı/Tanrıçalara epey düşkünüz. Bu yazımızda Aşk Tanrısı, sanat eserlerinde bebek yada genç. delikanlı olarak betimlenen Eros’u inceleyeceğiz.
Peki terzi misali, okuyla insanları birbirine aşık eden bu tanrının kendi derdine derman olamama hikâyesini duymuş muydunuz?
Eros’un doğumu ile ilgili çeşitli efsaneler vardır. Kimisi Yoksulluk Tanrısı Penia ile Bolluk Tanrısı Poros’un oğlu olduğunu söyler, kimisi Afrodit ve Hermes’in…
Bu efsanelerde Eros’u kaba, pis ve çirkin olarak anlatanlar olduğu gibi güzelliğinin dillere destan olduğunu söyleyenler de var. Ancak efsanelerin bir ortak noktası vardır, o da Eros’un iyilik ve güzelliğin peşinde olduğu, yürekli ve atılgan kişiliğiyle dikkat çektiğidir. Hiçbir tanrı Eros gibi zaman mekâna göre farklı anlatılmamış ve hiçbir tanrının adına bunca öykü ve şiir yazılmamıştır.
Eros nispeten kendi halinde bir tanrıyken kaderini değiştirecek gün gelip çatar…
Miletos kralının üç kızından en güzeli olan Psyche, cazibesi ile Afrodit’in dikkatini çeker. Ölümlü Psyche’nin güzelliği Afrodit’i o kadar çok rahatsız etmiştir ki, Eros’tan onu dünyanın en çirkin erkeğine aşık etmesini ister. Böylece Afrodit güzeller güzeli Psyche’ye en büyük cezayı vermiş olacaktır.
Eros, Afrodit’in dileğini gerçekleştirmek için gönlünü kimseye kaptırmamaya yemin etmiş bu güzel ve gururlu kızın yanına gider.
Psyche, aşık olmamaya yeminlidir ve bu tavrıyla övünmektedir. Eros ise bu burnu büyüklükten hiç hoşlanmaz, tıpkı Afrodit gibi bu genç kıza bir ders verilmesi gerektiğini düşünür. Ama işler planladığı gibi gitmeyecektir, çünkü Psyche tüm güzelliği ile Eros’un önünde belirdiği an Eros tüm benliğiyle genç kıza aşık olur.
Afrodit’in arzusu Psyche’nin çirkin bir erkeğe aşık olmasıdır, ancak Eros’un beklenmedik aşkı ile planlar değişir. Eros, Psyche’yi sihirli bir saraya götürür.
Psyche’yi yalnızca hava karardığında ziyaret eden Eros, ziyareti sırasında hiçbir ışık yakılmasına izin vermez. Psyche bu isteğe karşı çıkmasa da Eros’un yüzünü deli gibi merak eder. Çünkü Eros’u görmeden bile ona aşık oluvermiştir.
Bir gün Psyche’yi görmeye gelen ablaları, ona neden Eros’un yüzünü görmediğini sorarlar. “Eğer yakışıklı biri olsa yüzünü göstermekten çekinmezdi.” diyerek Psyche’nin aklını karıştırırlar.
Diğer kültür sanat yazılarımızı okumak için tıklayınız.