Osmanlı’nın Büyücüsü Cinci Hüseyin Hoca

  • Home
  • Tarih
  • Osmanlı’nın Büyücüsü Cinci Hüseyin Hoca

Sultan İbrâhim’i etkisi altına alarak devrin siyasî olaylarında rol oynayan padişah hocası ve Anadolu kazaskeri olan Cinci Hoca.

Osmanlı’nın Büyücüsü Cinci Hüseyin Hoca

Hüseyin Efendi, 17. yüzyılda yaşamış garip ve gizemli bir şahsiyettir. Osmanlı sarayına girmesi ve padişahın çok yakınında yer alması dolayısıyla dönemin önemli karakterlerinden birisidir. Yaptığı büyü ve sihir faaliyetleriyle tanınmıştır. Hüseyin Efendinin hayatı ve hususi hikayesi, 1907-1916 yıllarında Rus çarının oğlunu tedavi etmesiyle ünlenen Grigori Rasputin’e çok benzemektedir. Rasputin de gizemli bir şahsiyet olmasının yanında devletin mühim siyasi işlerine de karışmıştır.

Safranbolu doğumlu Hüseyin Efendi, ilk tahsilini bölgenin ileri gelenlerinden olan babası Şeyh Mehmet Çelebi’den almıştı. Babası ona, sihir ve büyü ile ilgili hususi bilgiler de vermişti. Hüseyin Efendi, ailesi tarafından İstanbul’a yollanmış, medrese tahsiline Süleymaniye Medresesi’nde devam etmesi sağlanmıştı. Zeki ve hırslı bir yapıya sahip Hüseyin Efendi’nin en büyük arzusu, İstanbul’da zengin olup ikbal merdivenlerini hızla tırmanmaktı. Bunun en kısa yolunun da saraydan geçtiğini gayet iyi biliyordu.

Hüseyin Efendi İstanbul’da bir taraftan eğitimine devam ederken bir taraftan da şifa arayan hastalara okuyup üfleme işleriyle ilgileniyordu. Hatta bir ara tüm geçimini sadece bu işten sağlamaya başlayınca, durum başta hocası olmak üzere medresedeki diğer müderrisler tarafından hiç hoş karşılanmamış, bu yüzden medreseden de mezun olamamıştı. Hüseyin Efendi’nin şöhreti kısa bir zamanda İstanbul’a öyle bir yayıldı ki adı her tarafta ‘Cinci Hoca’ya çıktı.

Bir süre sonra Valide Kösem Sultan, Hüseyin Efendi’nin bu maharetlerinden haberdar olmuş, ruhi sıkıntılar nedeniyle perişan olan oğlu Sultan İbrahim’in tedavisi için hocanın saraya getirilmesini emretmişti. Padişah Deli İbrahim zamanında Safranbolu’dan İstanbul’a, Saraya gitmiş, orada üfürükçülüğü, cinciliği ve padişaha hazırladığı cinsel gücü artırıcı macunlarla inanılmaz bir yükseliş yakalamış, Kazaskerliğe kadar yükselmiş, bu arada inanılmaz bir servet sahibi olmuştur. Biriktirdiği akçelerin daima tertemiz olmasına dikkat ettiğinden, halk arasında o zamanlar temiz ve parlak paralar için “cinci parası gibi” tabiri kullanılır olmuştur. Fakat Yeniçerilerin Deli İbrahim’i öldürerek yerine 7 yaşındaki oğlu Mehmet’i geçirmesiyle saltanatı(!) sona ermiştir. Tüm servetini tekrar devlete kaptırmış ve yaptıklarının cezasını başıyla ödemiştir.

Diğer yazılarımızı okumak için tıklayınız.

Like
Like Love Haha Wow Sad Angry
1
Tags:
0 0 votes
Article Rating
Subscribe
Bildir
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments