GENÇ KAHRAMAN: MALALA YOUSAFZAİ

Malala birçok insana ilham kaynağı olmuştur. O, genç yaşına rağmen büyük işler başarmıştır. Her zaman eğitimin çok önemli olduğunu söylemiş ve bunu daima desteklemiştir. Kendi gibi zor günler geçiren ve okumaya engeli olan kız çocuklarına umut olmuştur.

GENÇ KAHRAMAN: MALALA YOUSAFZAİ

 Hayatı

“ Teröristler benim ideallerimi değiştireceklerini, isteklerimden vazgeçeceğimi zannettiler ama benim hayatımda şunun dışında hiçbir şey değişmedi; zayıflık, korku ve umutsuzluk öldü. Kuvvet, güç ve cesaret doğdu.”

Malala, Pakistan’ın Swat bölgesinde yer alan Mingara’da dünyaya geldi. Babası Ziauddin Yousafzai kızını eğitim açısından donanımlı yetiştirmişti. Malala’nın çocukluğunda her şey yolundaydı. Kız çocukları okula gidebiliyor ve her türlü faaliyete katılabiliyorlardı.

Ancak Taliban rejimi gelince hiçbir şey eskisi olmadı. Taliban, kadınların tek başına sokağa çıkmasını yasakladığı gibi kız çocuklarının da okula gitmesi yasaklanmıştı. Malala ve ailesi kendileri için daha iyi olan bir yere taşındılar.

Malala okumayı gönülden isteyen bir kız çocuğuydu. O, 2008 yılında BBC’nin Urduca servisine, Taliban’ın yaptıklarını ve geçirdiği zor günleri bir blog olarak yazmaya başladı. Kendi ismini kullanmıyor, takma isim ile yazıları yazıyordu.

2009 yılında henüz 12 yaşındayken eğitim hakkını savunmak için evleri ve okulları dolaşmaya başladı. Artık tüm dünya Malala’yı duymaya ve tanımaya başlamıştı. Ancak Malala, Taliban’ın hedefi olmaktan kurtulamadı.

9 Ekim 2012 tarihinde Taliban, Malala’nın içinde bulunduğu okul otobüsünü durdurarak, Malala’yı hem başından hem de boynundan vurmuşlardı. Malala bu saldırıdan ağır yaralı olarak kurtulmuş ve tedavisi için İngiltere’ye gönderildi.

Malala iyileşme sürecindeyken, Pakistan halkı sokaklara dökülmüş ve topladıkları 2 milyondan fazla imzayla eğitim yasasının değişmesini sağlamışlardı. Malala’nın saldırıya uğraması onu etkilememişti ve iyileştikten sonra çalışmalarına kaldığı yerden devam etti. Onun da dediği gibi bu saldırı onu yıkmamış, güçlendirip daha da ayağa kaldırmıştı.

2013 yılında Malala’nın doğum günü olan 12 Temmuzu Birleşmiş Milletler, Malala Günü olarak ilan etti. Malala eğitimine İngiltere’nin Birmingham şehrinde devam etmiştir. O, 2014 yılında Nobel Barış Ödülü’nü almıştır. O, bu ödülü aldığında 17 yaşındaydı.

Malala, Uluslararası Çocuk Barış Ödülü ve AB İnsan Hakları ödülüne de layık görüldü. 2013 yılında, TIME Dergisi’nin hazırladığı “ Dünyanın En Etkili 100 Kişisi” arasında yer almıştı.

Malala, babasıyla birlikte sosyal, ekonomik, hukuki ve politik nedenlerle eğitim alamayan kız çocuklarının destekçisi olarak, bir fon kurdular. Nobel Barış Ödülü’nden gelen bir milyon doları, Pakistan’da kız çocuklarına okul yapılması adına bağışladı.

Malala, Ben Malala adlı kitabını çıkartmış ve büyük bir ilgiyle karşılaşmıştı. O, birçok kişinin ilham kaynağı olmuştur. “ Sesimizin değerini ancak susturulduğumuzda anlarız.”

Malala, terörün ve savaşın acımasız baskısına karşı gelmiş ve kız çocuklarıyla ilgili olan bütün olumsuz düşünceleri reddederek onlara örnek olmuştur.

Yazımızı onun bu güzel sözüyle noktalayalım: “ Kitaplarımızı ve kalemlerimizi elimize alalım. Onlar bizim en güçlü silahlarımız. Bir çocuk, bir öğretmen, bir kitap ve bir kalem tüm dünyayı değiştirebilir.”

Diğer yazılarımızı okumak için tıklayınız.