Papalar Siyasetle uğraşan, iktidar için oluk oluk kan döken ve Haçlı Seferleri’ni başlatan Papaların tarihi son derece enteresan olaylarla doludur. Katolik doktrini uyarınca kadınlarla ilişkiye girmeleri yasak olmasına rağmen John Anglicus adlı kadın, 8. Joan unvanıyla dünyanın en kuvvetli tahtında 2 yıl 5 ay 4 gün süreyle oturdu. Gizli/yasak aşkının kurbanıydı; tören sırasında ani doğum yapınca sırrı ortaya çıktı.
Ayinde Doğum Yapan Kadın Papa Joan
Katolik Kilisesi‘ni yüzyıllardır rahatsız eden hikayenin baş kahramanı Joan, 9. asırda İngiltere’den ihraç edilmiş bir ailenin kızı olarak Alman şehri Ingelheim’da doğmuştur. Oldukça zeki bir kız olan Joan, kadın olduğu için bunun kendisine dezavantaj yarattığını düşünür. 12 yaşına geldiğinde erkek elbiseleri giymeye ve erkek çocuk gibi davranmaya başlar. Asıl hikaye ise Joan’ın Hristiyan misyonerlere katılmasıyla başlar. Atina’da din ve felsefe öğrendikten sonra Roma’ya giden ve kendisini John Anglicus ismiyle, erkek kılığında tanıtan Joan, Benedictine Manastırına girer.
Asıl hikaye ise Joan’ın Hristiyan misyonerlere katılmasıyla başlar.
Atina’da din ve felsefe öğrendikten sonra Roma’ya giden ve kendisini John Anglicus ismiyle, erkek kılığında tanıtan Joan, Benedictine Manastırına girer.Roma’da bilgisi ile kısa sürede içinde rahip ve kardinallerin de bulunduğu geniş bir çevre edinir.
Bundan dolayı Roma kilisesinin başında olan Papa IV. Leon’un sağlığı bozulmaya başlayınca kardinaller, papalığa en layık kişi olarak onun adını dillendirmeye başlarlar.847 senesinde Papa Leon ölünce yerine kilise dışından bir kişi olmasına rağmen, Joan seçilir. Ve 8.Joan adıyla göreve başlar. Kaynaklar onun iki sene beş ay dört gün boyunca Papalık tahtında oturduğunu ifade eder.
Kadın Papa Joan’ın gelişi gibi gidişi de garip oldu. Hizmetkârlarından biriyle, bir iddiaya göre de Roma’ya hâkim olan imparatorun oğluyla ilişkisi vardı ve hamile kalmıştı. Hamileliğini dokuz ay boyunca gizlemeyi başardı ama doğum zamanı yaklaşıyordu ve 855 yılında Aziz Petrus Kilisesi’nin dışında kortej halinde yapılan bir âyin sırasında, sokakta doğuruverdi! Şeytan görmüş gibi olan Kardinaller hem Joan’ı, hem de yeni doğmuş çocuğunu hemen oracıkta taşlayıp öldürdüler.
Vatikan, Joan’ın öldürülmesinin ardından ismini Papalar listesinden sildi ve kilisenin tarihinin o dönemi hiç yaşanmamış hâle getirildi. Ama, Joan’dan 17 sene sonra tahta geçen ve “John” adını almak isteyen bir başka Papa, “Dokuzuncu John” olduğu takdirde sekizincisinin adı listelerden çıkartıldığı ve dolayısıyla da “John”ların sıralamasında eksiklik görüleceği için Vatikan kendisi için yüzkarası olan kadın Papa’nın adının başındaki sayıyı da almak zorunda kaldı, yeni Papa “Sekizinci John” oldu ve böylelikle sıralamanın da namusu kurtarıldı! Kilise, Joan’ın unutulması için elinden geleni yapmış fakat bazı mensuplarının hadiseyi tarihlere kaydetmelerine bir türlü mâni olamamıştı…
Bu gerçek bir olaydır diyenlerin en önemli delili İtalya’da “La Sedia Gestatoria” denen ünlü porfiri koltuğunun varlığıdır. Bu kırmızı mermer koltuk, şimdi Vatikan müzesindedir.
Diğer yazılarımızı okumak için tıklayınız.