
Antik Yunan tarihin iç yüzeyinde kalmış olsa da uçsuz bucaksız bir deniz olarak nitelendirebiliriz. Öyle ki bilim, savaş, sanat üzerine yapmış oldukları yenilikler hiç şüphesiz göz ardı edilemez. Sizler için ele aldığımız konu ise Antik Yunan’da yer alan ve isimlerini çokça duyduğumuz Atina ve Sparta…
ANTİK YUNAN ŞEHİRLERİ ve SAVAŞLARI
Güney Yunanistan’ın sarp dağlık bölgesinde yer alan Sparta şehri , antik dünyanın en korkutucu askerilerine sahipti. Doğumlarından itibaren çok zor eğitimlerden geçen Spartalı askerler, antik Yunanistan’ın küçük şehir devletleri arasında durmaksızın devam eden kanlı çarpışmalardan birini bile kaybetmediler. Görkemli ordularını kurabilmek için Sparta’nın büyükleri yeni doğan her çocuğun fiziksel zayıflıklarını ve bozukluklarını sınar ve standartları karşılamayan güçlü birer asker olamayacağı düşünülen bebekler bir uçurumdan aşağı atılırdı. Sınavı geçenler uzun ve acımasız bir eğitimden geçerlerdi . Dönemin birçok tarihçisi Spartalıların eğitiminin zorluğunu belirtmek için için; “Spartalılar için savaş, aldıkları zorlu eğitime kıyasla bir tatildi.” cümlesini kullanırlardı
Askeri yapısı ile öne çıkan Sparta ile komşusu Atina arasındaki rekabetin antik Yunan tarihindeki etkisi bir hayli büyüktür. Bilindiği üzere Demokrasinin doğum yeri olan Atina’da toplum çok daha hoşgörülüydü. Kültüre çok az bir zaman ayıran Sparta’nın aksine Atina; felsefe, sanat ve bilimin insanlık tarihinde görülmüş en sıra dışı başarılarına ev sahipliği yapıyordu. Aristoteles, Platon ve Sokrates gibi filozofların yanı sıra Aeschylus, Aristofanes, Euripides ve Sofokles gibi isimlerini birçok yerde duymuş olduğumuz tarihin önemli isimleri örnek verilebilir.
Gel gelelim ki birbirlerinden farklı olan bu iki şehir bir olay sonrasında ortak bir paydada buluşabilmişlerdir. Bu olayın sorumluları ise Perslerdir.
PERSLER İLE SAVAŞ
“Atina ve Sparta, Perslerin iki istila girişimini savuşturmak için geçici olarak güçlerini birleştirmişlerse de klasik dönemin büyük bir kısmında antik Yunan dünyasının önderliği için rekabet ettiler. MÖ 550 ve 350 yılları arasında defalarca yapmış oldukları gibi bu şehirlerin çarpışması kelimenin tam anlamıyla bir medeniyetler çatışmasıydı. Sparta’nın ünlü askerleri karada üstünlük sağlarken, Atina da deniz gücüyle bu farkı kapatıyordu. Bu rekabet Makedonya Kralı Philip’in kuzeyden istilaya geçmesiyle beklenmedik bir şekilde son buldu. Philip ve oğlu Büyük İskender’in Yunanistan ve Asya’nın çoğunu almasıyla Yunan şehir devletleri imparatorluk içinde kaybolup gitti.”
Diğer yazılarımızı okumak için tıklayınız.