Türkiye’nin İlk Yerli Arabası Devrim

  • Home
  • Tarih
  • Türkiye’nin İlk Yerli Arabası Devrim

Türkiye’nin ilk yerli otomobilini yapmaya çalıştığı bugünlerde çoğu insan aslında 58 yıl önce ilk yerli otomobilimizi bilmez. Bilenlerin bir çoğuna göre ise bu hikayenin sonu genellikle başarısızlıktır. İşte 1961 yılında üretilen ilk yerli otomobilimiz devrimin hikayesi..

Türkiye’nin İlk Yerli Arabası Devrim

Tarih 15 Mayıs 1961 devlet başkanı Cemal Gürsel otomobil endüstrisi kongresinde açılış konuşmasında “Türkiye de otomobil yapılamaz diyorlar. Bu tamamı ile kara düşüncenin mahsülüdür. ” der. Kongrenin ardından 22 Mayıs 1961 de çok gizli damgasıyla başbakanlık ulaştırma bakanlığına bir yazı yazar devlet demir yollarımızın teknik imkanlarının müsait ve mükemmel olması nedeniyle milli ekonomide mühim bir yer işgal edecek olan otomobil sanayisinin kurulmasının uygun görmekteyim süre kısıtlıdır. Yapılacak olan otomobilin 29 Ekim cumhuriyet bayramı törenlerine yetiştirilmesi gerekmektedir.

ZAMANA KARŞI YARIŞ

23 Türk mühendisinin başında olduğu bir ekip atölye olarak seçilen Eskişehir Cer atölyesinde geceli gündüzlü çalışmaya başlayarak sıfırdan başlayarak modeli bütünüyle kendilerine ait yüzde yüz yerli malzeme ile ve tüm parçaları el işçiliğiyle üretilen bir otomobil yaratmaya koyulur.

Bu arada tüm ülkede üniversiteden basınına bir avuç sanayicisinden politikacısına sesi duyulabilen herkes ne otomobil nede motor yapılabileceğine inanıyor. Özel sohbetlerde, röportajlar da, konferanslarda bu görüş vurguluyordu.  Görüşlere aldırış etmeyen ekip atölyede ilk çalışmalara önce otomobilin ana hatlarını saptayarak başladı.

devrim

Motor dört zamanlı ve 4 silindirli olmalı 50 60 beygir güç vermeliydi.  Alçıdan modelin birebir modeli oluşturuldu. Bu kalıp üzerinde saclar tek tek çekilerek ve çekiçle düzeltilmek suretiyle tek tek imal edildi.

Bir yandan da Willy’s Jeep, Warswa, Chevrolet, Ford Consul, Fiat 1400 ve 1100 motorlarının incelenmesinden sonra Warswa motoru örnek alınarak yandan supaplı bir 4- silindirli motorun gövde ve başlığı Sivas Demiryolu Fabrikasında dökülüp, Ankara Demiryolu Fabrikasında işlendi. Piston, segman ve kolları Eskişehir’ de yapıldı.

DEVRİM

Motor Ankara Demiryolu Fabrikasında monte edildi. Frenlemede 40 BG’ den fazla güç alınamayan bu motora alternatif olarak Ankara Fabrikası aynı gövde ve krank milinden yola çıkarak başka bir tip geliştirdi. B- motoru adı verilen üstten supaplı bir üçüncü motorda Eskişehir’ de imal edildi.

Devrim Araba Görücüye Çıkıyor

Çalışmalar nihayet ekim ayında sonuç vermeye başladı. Ekim ortalarına doğru otomobillerden ilki neredeyse hazırdı. Üstelik birkaç parça haricinde tamamı yerli üretimdi. İlk otomobil böylece deneme sürüşlerine başladı. Mühendisler hemen ikinci otomobil için kolları sıvadı.

Siyah renkte olmasına karar verilen bu otomobil, ucu ucuna yetişti. Öyle ki boyanın son katı 28 Ekim akşamı atıldı. Otomobilin pasta ve cilası Ankara’ya sevk esnasında trende yapıldı. Buharlı lokomotiflerle çekilen trende bacadan sıçraması muhtemel kıvılcımlardan ötürü güvenlik önlemi olarak benzin depoları boşaltıldı.

DEVRİM

 

Tren sabaha karşı Ankara’ ya ulaştı. İki Devrim Otomobili o zamanlar Sıhhiye semtinde bulunan Ankara Demiryolu Fabrikası’ na indirildi. Manevra imkanı sağlamak için depolarına yalnızca birkaç litre benzin kondu. Asıl ikmal sabahleyin Sıhhiye’ deki Mobil Benzin İstasyonundan yapılacak, sonra da Meclis’ e gidilecekti.

Yapamazlar Diyenlere Gün Doğdu

29 Ekim sabahı, Devrimler motosikletli oldukça kalabalık bir trafik ekibinden oluşan eskortun arasında yola çıktı. Çıktı ama, eskorttakiler, benzin alma işinden haberleri olmadığı için, Mobil’e uğramadan yola devam ettiler. Meclis’ in önüne gelindiğinde durum anlaşıldı, acele getirilen benzin 1. Arabaya kondu. 2 numaraya konacağı sırada Cemal Paşa Meclis’ in önüne gelmiş ve Anıtkabir’e gitmek üzere 2 numaralı Devrim Otomobiline binmişti. Yola çıkıldı.

DEVRİM

Fakat 100 m. Kadar sonra motor öksürerek durdu. Cemal Gürsel “ Ne oluyor ? “ sorusuna direksiyondaki Yüksek Mühendis Rıfat Serdaroğlu  “ Paşam, benzin bitti. “ cevabını verdi. Paşa’ dan özür dileyerek 1 numaralı Devrim’e geçmesi rica edildi.

Basın öylesine dalga geçer ki Gürsel’in olayın aslında hiç önemli olmadığını vurgulamak için söylediği “ biz batılı kafasıyla araba yapar, doğulu kafasıyla benzin koymayı unuturuz.” Lafı manşetlere taşınır. Ve devrim arabasının 100 metre gidip bozulduğu yazılır

Halbuki Cemal Gürsel bu arada benzini konmuş olan diğer devrim arabasına binip Anıtkabir’e gitmiş yolda kaldığı iddia edilen devrim arabası aynı gün hipodrom da yapılan geçit törenine katılmıştır. Ancak gazeteler bunları değil harcanan onca paranın boşa gittiğini yazmıştır.

DEVRİM

 

 

Ertesi gün bütün gazetelerin söz birliği edercesine “ 100 metre gidip bozuldu “ başlığını attıkları 2 numaralı Devrim, aynı gün Hipodrom’da ki geçit törenine katılıyor, ne bundan, ne de Cemal Paşa’nın Anıtkabir’e bir başka Devrim otomobili ile gittiğinden söz ediliyor; yalnızca haber, yorum ve fıkralarda harcanan bunca paranın boşa gittiğinden dem vuruluyordu.

Devrim arabalarının öyküsü böylece sona erdi. Proje durdu. Üretilen arabalar depolarda çürümeye terk edildi. O maceradan geriye kalan bir tek araç, talihsizlikle biten öykünün tanığı olarak ayakta durmaya devam ediyor.

DEVRİM

Bugün bej renginde devrim arabası hala çalışılır durumdadır ve tık demeden 17000 km yapmıştır. Hala Eskişehir TÜLOMSAŞ bahçesinde özel bir camekan da sergilenmektedir.

 

 

Diğer yazılarımızı okumak için tıklayınız.

Like
Like Love Haha Wow Sad Angry
682
Tags:
0 0 votes
Article Rating
Subscribe
Bildir
guest
1 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments
trackback

[…] üretilen Devrim arabalarından beri yani yaklaşık 60 yıllık bir hayalin gerçekleşmesi için […]