Taliban rejimi ülkenin iç karışıklığından dolayı ve dış güçlerin desteğiyle yükselişe geçerek ülke yönetimini ele almıştır. Taliban’ın en çok bilinen yanı uyguladığı katı kurallarıdır. Bu kurallardan en çok etkilenen kadınlar olmuştur.
TALİBAN REJİMİ
Taliban Nasıl Ortaya Çıkmıştır?
Taliban sözcüğü Arapça “talebe” kökünden gelir. Taliban ortaya çıkmadan önce 1994’de Afganistan neredeyse bölünmüş bir durumdaydı. Ülke iç çekişmelerden dolayı belirsiz bir vaziyete sürüklenmiş durumdaydı. Bu dönemde Kandahar’da İmamlık yapan Molla Ömer, yanında olan öğrencileri ile fesada bulaşmış gruplara karşı mücadele etmeye karar vermiştir.
Başlangıçta sayısı elliyi bulmayan medrese öğrencilerinin oluşturduğu bu grup, yıllardır ülkede bulunan iç çatışmalardan bunalan halk tarafından ilgi görmüştü. Ortaya çıktıktan sonra 1995’te Herat’ı, 1996’da Kabil’i ve 1997’de Mezar-ı Şerif’i kontrol etmişlerdir. Böylelikle Afganistan’ın 3 önemli merkezini ele geçirmişlerdir. Bu hızlı yükseliş karşısında diğer gruplar Taliban’a karşı birleşmişler ancak dış güçler tarafından desteklenen Taliban karşısında pek bir şey yapamadılar.
Kabil’i ele geçirdikten sonra Kandahar’daki bazı çatışmaları önlemek için Molla Muhammed Ömer’e, Hz. Muhammed’e ait olduğu söylenen harmaniyi giydirip, Ömer’i Taliban lideri seçerek Emir-ül Müminin ilan etmişlerdi. 1997’nin Ekim ayında ülkenin ismi Afganistan İslam Emirliği olarak değişmişti.
Faaliyetleri
İslam anlayışlarının Hz. Muhammed’in şeriatına dayandığını ve Hanefi mezhebine bağlı olduklarını söylemektedirler. Hedefleri İslam rejimini tesis ederek Şeriat’ı uygulamaktır. Onlar bu bağlamda birçok faaliyette bulunmuşlardı.
“Kız okullarını kapatan Taliban, şehirdeki 70 bin civarında kız öğrenciyi okulsuz bıraktı. Kadınların çalışması yasaklandı. Özellikle başkentte, değişik işlerde çalışarak ailelerinin geçimini sağlayan savaşta kocalarını kaybetmiş 25 bin kadar dul kadın bu yasak nedeniyle çok büyük mağduriyetler yaşadı. Ülke düzeyinde yaklaşık 400 bin dul, bu karardan bir şekilde etkilendi. Hastanelerde çalışan kadın doktor ve hemşirelerin de işlerini bırakması nedeniyle sağlık hizmetleri ciddi şekilde aksadı. Yanlarında mahremleri olmaksızın sokağa çıkmaları yasaklanan kadınlara, ayrıca yüzlerini bütünüyle örten burka adlı bölgeye mahsus bir çarşaf türünü giyme mecburiyeti getirildi.” (Mehmet Ali Büyükkara-Dışlamacı Müslümanlığın Orta Asya’daki İzdüşümleri: Selefilik Hareketi ve Taliban)
“Erkeklerin ise sakallarını kesmeleri veya kısaltmaları, saçlarını uzatmaları yasaklandı. Devlet memurlarına sarık sarma mecburiyeti getirildi. Tüm sinemalar kapatıldı. Radyo Şeriat adını alan eski Kâbil Radyosu’nda müzik yayınları durduruldu. Televizyona, video kasetlerine yasak geldi. Yasağın işlevsel olması için evlerin çatılarındaki TV ve uydu antenleri toplatıldı.” (Mehmet Ali Büyükkara-Dışlamacı Müslümanlığın Orta Asya’daki İzdüşümleri: Selefilik Hareketi ve Taliban)
“Ezan okunduğunda işyerlerinin kapatılması, sokakta kalmamasının temini, aynı kolluk kuvvetlerinin denetimine bırakıldı. Yılbaşı ve nevruz kutlamak, satranç oynamak, güvercin ve uçurtma uçurtmak da yasaklar kapsamına alındı. Vitrinlerdeki mankenler, mağaza ve dükkân camlarındaki reklam amaçlı fotoğraf ve posterler kaldırıldı. Yine eski Kur’an sayfalarından geriye dönüşle kazanılmış kâğıtlardan imal edilebileceği şüphesiyle, kâğıttan mamül çanta türü eşyanın ve tuvalet kâğıdının satışı durduruldu.” (Mehmet Ali Büyükkara-Dışlamacı Müslümanlığın Orta Asya’daki İzdüşümleri: Selefilik Hareketi ve Taliban)
ABD’de meydana gelen 11 Eylül saldırılarının ardından ABD Taliban’dan El Kaide lideri Üsame bin Ladin’i teslim etmesini istemişti. Ancak Taliban teslim etmedi. Bunun üzerine ABD, 7 Ekim 2001’de Taliban’a yönelik operasyon başlattı.
Taliban, operasyon sonucunda elindeki tüm şehirleri kaybetmiş ve Kandahar’a çekilmişti. Burayı kaybettikten sonra dağlara çekildi. 2000’den sonra gerilla taktiği ile ABD ve Kabil hükümetine karşı savaş vermeye başladı. Taliban günümüzde de hala varlığını korumaktadır.
Diğer yazılarımızı okumak için tıklayınız.