BALKANLARDAN GELEN GELENEK BOCUK GECESİ

Keşan’a bağlı Çamlıca köyünde düzenlenen Bocuk Gecesi bin yıllık bir Balkan geleneği. Bocuk diye adlandırılan esrarengiz varlığın beyazlar içinde ‘insan’ suretinde gezdiğine inanılıyor.

BALKANLARDAN GELEN GELENEK BOCUK GECESİ

 

Mevsimlerin devinimi insan topluluklarının davranış şekillerini, tabiata dair korkularını, kaygılarını ya da ümitlerini besleyen bir öğe olagelmiştir. Çoğu zaman bunun üzerine bir kültür inşa etmişler, çeşitli ritüellerle, kutlamalarla bunu sonraki kuşaklara aktarmışlardır.

Hıdırellez, Kakava, Nevruz, Mart dokuzu gibi bahar kutlamaları; yağmur duası, bolluk bereket günleri, hasat, bağbozumu gibi diğer mevsimsel döngü içerisindeki kutlamalar ve şenlikler, yeşerdikleri veya taşındıkları kültürün öğeleriyle kaynaşarak günümüze değin aktarılmışlardır. Balkanlar’da yeşeren ve Trakya’da da kutlanan Bocuk gecesi, mevsimsel döngüye dair unutulmaya yüz tutmuş böylesi bir gelenek olarak karşımıza çıkmaktadır.

 

Halen Bulgaristan’da büyük bir coşkuyla kutlanan Kukerler festivalinde de korku öğesi olarak hayvan postuna bürünmüş insanları, korkutucu kıyafetleri, çevresindekileri korkutmak için kostümlere eklenen hayvan çanları, ziller, boncuklar gibi ses öğelerini görürüz. Bu yönüyle Bocuk gecesindeki korku öğeleriyle benzerlikler taşımaktadır. Bu olsa olsa ortak coğrafyaları paylaşıyor olmanın bir sonucu, kültürlerde bir etkileşim olarak görülebilir.

Trakya’nın bir diğer ili olan Edirne’nin Keşan ilçesine bağlı Çamlıca beldesinde Bocuk gecesinin en diri haliyle kutlandığına tanık oluyoruz. Üstelik bu kutlamanın UNESCO eliyle “İnsanlığın Somut Olmayan Kültür Mirası” çerçevesinde yeniden ayağa kaldırılması da zaman zaman gündeme gelmektedir.

Bocuk Gecesi’nde çeşitli mitolojik karakterlerin kostümlerini giyen gençler, insanları korkutuyor. Evlerini Bocuk’tan korumak isteyenlerin ise yapmaları gereken tek şey ise kabak tatlısı.

Bocuk Gecesi’nin, kış mevsimindeki en sert gecenin simgesi olduğu, bu gece suya atılan tahtanın, sabah su üzerinde donmuş olarak bulunması halinde o evdekilerin yıl boyunca sağlıklı, dayanıklı ve güçlü olacağı varsayılıyor.

Bocuk gecesinde seyirlik oyunlar düzenlenir, maniler türküler okunur, bilmeceler sorulur, kabak tatlısı gibi diğer ikramlar paylaşılırdı. İnce akıtma da tıpkı kabak tatlısı gibi Bocuk gecesi pişirilmesi gereken bir diğer ikramdır. Ayva, kış armudu, mısır, nohut, çekirdek, peksimet, kar helvası, un helvası, börek, pekmez vb… köy kilerlerinde bulunabilecek ne varsa ikram edilir, yenilirdi. Misafirliğe gelenler vakit geç olmuşsa evlerine salınmaz; “Yolda karşınıza Bocuk çıkar.” denilerek sabaha kadar ağırlanırlardı.

Üzerlerine beyazlar içinde korkutucu kıyafetler giyinmiş, yüzlerine nişasta sürmüş bazı kişiler, gecenin yarısından itibaren pencereler önünde Bocuk’u bekleyenleri korkuturdu. Sokak aralarından def ya da teneke çalarak gürültü yapar, ellerinde balkabağından oydukları fenerleri gezdirirlerdi.

Türk halk kültürüne ait gecede her evde mutlaka kabak pişiriliyor, bunun yanı sıra ince akıtma, kar suyunda haşlanmış mısır, armut, ayva, çekirdek, badem, kuzinede fırınlanmış yer fıstığı ve ceviz yeniliyor. Aile halkı, komşular ve akrabaların katıldığı gecede, gençler çarşaflara bürünerek komşularını “Bocuk geliyor” diye korkutuyor. ‘Bocuk’ diye adlandırılan varlığın beyazlar içinde, insan görünümünde gezdiğine, “Bocuk karısı”nın kabak pişen eve gelip kötülük yapmayacağına inanılıyor.

 

“Bocuk bin yıllık bir Türk geleneğidir. Balkanlardan günümüze yansıyan bir değerdir. Cadılar bayramı ile karşılaştırılıyor ancak ilgisi yok. Bizim kültürümüzde olan bir değer. Gelecek nesillere aktarılması lazım” 

Çamlıca’nın mimari estetiği yüksek eski bir Rum okulundan bozma köy evi önünde toplanan belde sakinleri, zamana uydurdukları geleneklerini hala diri tutmak için büyük çaba sarfediyorlar. Batılıların “cadılar bayramı”nı andıran ama çok daha bizden manzaralarıyla; beyazlara bürünmüş korkutucu kostümleri, beyaza boyalı yüzleriyle Çamlıcalılar meydandan itibaren belde sokakları boyunca fener alayı eşliğinde, şarkılar türkülerle, maniler bilmecelerle yürüyerek Bocuk gecesini kutlamaya devam ediyorlar.

İster safsata ister kocakarı masalı deyin, siz;siz olun Bocuk gecesinde bir lokmacık da olsa kabak ,tatlısı yiyin.

Yoksa Bocuk gelir,sırtınıza biner ve hepinizi yer…

 

Diğer yazılarımızı okumak için tıklayınız.

 

 

 

Like
Like Love Haha Wow Sad Angry
3
Tags:
0 0 votes
Article Rating
Subscribe
Bildir
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments