Arap Baharı, Arap dünyasını büyük bir değişim ve bunalıma sokmuştur. Bazı ülkeler iktidar değişikliğine gitmek zorunda kalırken bazıları göstericilere karşı sert tedbirler almıştır. Birçok ülkede iç çatışmalar hala devam etmektedir.
ARAP BAHARI NEDİR? NASIL BAŞLAMIŞTIR
Arap Baharı Nedir?
Arap Baharı 17 Aralık 2010 tarihinde Tunus’ta başlamıştır. Tunuslu bir gencin protesto için valiliğin önünde kendisini yakması ile başlayan bu hareket eyleme dönüşmüş ve Arap Dünyası bunalım dönemine girmiştir. Bu hareket, Tunus’ta ve diğer Arap ülkelerinde, adaletsizliğe, haksızlıklara, işsizliğe ve ekonomik sorunlara karşı bir tepki olarak başlamıştır.
Bu protestolar büyüyerek birçok Arap ülkesini de etkilemiştir. Etkilenen ülkeler: Tunus, Mısır, Libya, Suriye, Bahreyn, Ürdün, Yemen. Ancak bu hareket zamanla Orta Doğu ve Kuzey Afrika’ya da yayılmıştır. İran, Arnavutluk ve Ermenistan’da da küçük çaplı olaylar yaşanmıştır.
Nasıl Başladı
Muhammed Buazizi mühendislik mezunudur. Ancak işsizlikten dolayı mesleğini yapamamış ve seyyar satıcılık yaparak, meyve ve sebze satmaya başlamıştı. 17 Aralık 2010 günü, satış yaptığı esnada yanına zabıtalar gelerek, ruhsatsız satış yapamayacağını söylemişler.
Bir süre sonra aralarında tartışma başlamış ve zabıta memuru ona hakaret etmişti. Bu olay üzerine Muhammed Buazizi, protesto amaçlı valiliğin önüne giderek kendisini yakmıştı. Bu olaydan sonra halk sokaklara döküldü. Tunus’ta büyük protestolar başladı ve her şey rayından çıktı. Buazizi’nin gerçekleştirdiği bu eylemle Arap dünyası önemli bir döneme girdi.
Tunus Olayları
Muhammed Buazizi’nin kendisini yakmasının ardından Tunus halkı sokağa dökülmüştü. Tunus’u 24 yıldır baskın yöneten Bin Ali, ailesini de yanına alarak ülkeden kaçmış ve bu direnişi daha da ateşlemişti. Tunus yaşadığı olaylara rağmen iktidarın seçimlerle bir sonraki sahiplerine devredildiği bir sisteme geçmişti. Tunus Arap Bahar’ının başlangıç noktasıdır.
Mısır Olayları
Arap Bahar’ının bir diğer noktası Mısır’dı. 25 Ocak 2011’de başlayan halk hareketi, 3 hafta sonra 30 yıldır iktidarda olan Mübarek’in sonunu getirmişti. Adı birçok yolsuzluğa karışan Hüsnü Mübarek, 11 Şubat 2011’de iktidarı bırakmak zorunda kalmıştı. Ancak, bir yıllık sivil yönetimin ardından 3 Temmuz 2013’te seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’ye askeri darbe gerçekleştirildi. Yüzlerce Mısırlı katledilmiş, tutuklama ve idam kararları olmuştu. Ordu siyaset üzerindeki etkisini arttırmış, Mısır zamanla ekonomik olarak fakirleşmiş ve bu sürecin ardından terör eylemlerinin baş gösterdiği bir yer haline gelmişti.
Yemen Olayları
27 Ocak 2011’de Yemen’de başlayan halk ayaklanması Ali Abdullah Salih’in görevden çekilmesiyle ve yerine yardımcısının geçmesiyle sonuçlandı. 21 Şubat 2012’de yardımcısı Abdurabbu Mansur Hadi cumhurbaşkanı seçildi. Güvenlik boşluğundan dolayı El Kaide gibi örgütler ülkede faaliyet yapmak için fırsat buldu. Husiler de başkente ilerleyerek darbe yaptı. Devam eden çatışmalar, darbeler ve uluslararası müdahaleler nedeniyle, ülkede gıda yetersizliğinden açlıktan ölenlerin sayısı artmıştı. Bu olaylardan sonra salgın hastalıklar baş göstermiş ve birçok insan hayatını kaybetmişti.
Suriye Olayları
15 Mart 2011’de Dera şehrinde başlayan barışçıl gösteriler, Beşşar Esed rejiminin kanlı müdahalesi sonucu yerini iç savaşa bıraktı. İç savaşta şu ana kadar saldırılar sonucu birçok insan katledilirken, milyonlarca Suriyeli mülteci konumuna düştü. Ülkede iç karışıklık hala devam etmektedir.
Diğer yazılarımız okumak için tıklayınız.