5000 YILLIK SÜRYANİLİK

Değerli Gossive okuyucuları, bu yazımızda Süryaniler kimdir, gelenekleri nelerdir, nerede yaşarlar gibi sorularımıza cevaplar bulacağız.

SÜRYANİLER KİMDİR

Süryaniler (Süryanice: ܣܘܪܝܝܐ, Sūrāyē), Mezopotamyalı Sami kökenli bir etnik gruptur. Baskın bir diasporada nüfusuna sahip olan halk, ikamet ettikleri ülkelerdeki birincil dillerin yanı sıra Neo-Aramice veya Süryanice konuşur. Bazen ise kendilerini “Asurlu”, “Arami”, veya “Keldani” olarak isimlendirirler ve tarihlerini dünyanın en eski medeniyetlerinden biri olarak görülen Asur İmparatorluğu’na ve Kuzey Levant’daki Aramilere dayandırırlar. Son bilgilere göre Süryaniler İngilizce’de de Asurlular ile aynı anlamı taşıyan Assyrians kelimesiyle ifade edilmektedir.

Halk çoğunlukla Hristiyandır ve Doğu ve Batı Süryani Ritine bağlıdır. TDV İslâm Ansiklopedisi’ne göre aynı halkın monofizit inancına sahip olanlarına Süryani, Nestorius’un görüşlerini kabul edenlere Nestûrî veya Asurî, Nestûrî olup sonrasında Katolikliği benimseyerek Roma Katolik Kilisesi’ne bağlananlara da Keldânî denilmektedir. M.S. 37-43 yılları arasında elçilerin lideri Mor Petrus tarafından Antakya’da kurulmuş ve kısa zamanda bütün Orta Doğu’ya bu inancı müjdelemiştir. Kilisenin ve bazı mensuplarının kullandığı dil İsa’nın da konuştuğu Süryanice (Aramice)’dir. Kilise patriklik merkezini birçok kez değiştirmek zorunda kalmıştır. Patriklik merkezi 1963 yılından beri Suriye’nin başkenti Şam’da bulunmaktadır. İlk patrik olan Mor Petrus’tan günümüze 122 patriğin başkanlık ettiği kilisenin şu andaki patriği 123. patrik olan Moran Mor İğnatiyos Efrem II’dir.

Günümüzde dünyada 3 milyonu aşkın Süryani bulunmaktadır. 3,5 milyonu Hindistan’da olmak üzere yaklaşık 5,5 milyon Süryani Ortodoks’un dinî liderliğini Patrik Moran Mor İğnatiyos I. Zekka Iwas ve ona bağlı olan Hindistan’da bulunan Doğu Mafiryanı Mor Baseliyos I. Toma ve 40 metropolit yapmaktadır.”

İNANÇ VE İBADETLERİ

Süryânîler teslîs, tecessüd, melek-şeytan, cin, kıyamet günü, haşir, cennet-cehennem gibi itikadî konularda diğer Ortodoks mezheplerle -bazı farklılıklar dışında- aynı inanca sahiptir. Ermeni ve Kıptîler gibi Îsâ Mesîh’in tek (ilâhî) tabiat taşıdığına inanır, onun beşerî tabiatını sanal kabul ederler. İznik (325) ve I. Efes (431) konsillerinin iman ilkeleri doğrultusunda hazırlanmış olan ve 467 yılından beri (Patrik II. Petrus Kassar dönemi) Süryânî kiliselerinde okunan âmentüleri şöyledir: “Bir Allah’a inanıyoruz. Cihanı tutan, yerle göğü, görüleni ve görülmeyeni yaratan, bir Ata Allah’a ve bütün âlemlerden önce nurdan nur, Hak Tanrı’dan Hak Tanrı doğan ve ancak yaratılmayan, cevher yönünden atasına eşit, O’nunla her şeyin varlığa geldiği ve biz insanları kurtarmak için gökten inip Rûhulkudüs ve bâkire Meryem’den bedenleşip insan olan, Pantoslu Pilatos’un günlerinde bizim için haça gerilen, elemlenip ölen, gömülüp ve istediği gibi üçüncü günde kıyam eden, göğe yücelip Ata Allah’ın sağında oturan ve dirilerle ölülerin duruşmasına büyük izzetle gelecek ve melekûtuna son olmayacak, Tanrı’nın biricik oğlu Îsâ Mesîh bir Tanrı’ya; bir de peygamberlerde kutsal, genel ve resûlî bir kilisede konuşan, ‘ata’dan çıkan, ata ve oğulla tapınılıp ululanan bir Tanrı aziz ruha (Rûhulkudüs) ve suçların affedilmesi için bir vaftize inanmakla ölülerin kalkmasını ve gelecek âlemdeki yaşayışı da bekleriz.” Süryânî kilisesinde bu genel âmentünün dışında inanılması ve yerine getirilmesi gereken yedi şart vardır. Kilise bunlara “ma’mudiso” (sır, sakrament) der. Bunlar vaftiz, morun yağı, komünyon, günahların itirafı, hasta yağlanması, ruhanî takdis ve nikâhtır.

Süryânî kilisesinde ibadetlerin başında namaz ve oruç gelir. “Sıloto” (sıloso) denilen namaz Hz. Îsâ ve havârilerden kalma bir ibadettir. Havâriler döneminde namaz ferdî olarak kılındığı gibi cemaatle basit bir evde de kılınıyordu. Evde kılmak isteyen bekârsa tek başına, değilse aile efradıyla beraber kılardı. Önceleri günde üç vakit namaz kılınırdı. Namazlarda Zebûr’dan bazı âyetler okunur, ilâhiler söylenirdi. Kilisede namaz bir ruhanî başkanlığında diyakozların yardımıyla icra edilirdi. Namaz bitince vaaz verilir, âyin yapılır, insanlar komünyondan tadıp birbiriyle selâmlaşarak dağılırlardı. Pazar günleri ve Îsâ’nın kıyam gününden itibaren elli gün süreyle Pantikos bayramına kadar namazlarda secde yapılmazdı. Kadınlar namazda en arka safta yer alır, gerek kilisede ibadet esnasında gerekse dışarıda günlük hayatta tesettüre riayet ederlerdi. Sonraları bu üç vakit namaz altı, bir müddet sonra da yediye çıkarılmıştır. Günümüzde bütün Süryânî ve Nestûrî manastırlarında yedi vakit namaz kılınmaktadır. III. yüzyılın ilk çeyreğinde günlük namazların dışında kilisede her pazar gününün yanı sıra Îsâ’nın doğum günü, vaftiz günü, fısıh günü, kıyam günü ve pantikos gününde de âyin düzenlenir ve bayram yapılırdı. Bu günler 325 yılındaki İznik Konsili’nde de kabul edilmiştir. Bunların dışında Süryânî kilisesinde azizlere atfen çok sayıda kutsal gün bulunmaktadır. Hıristiyanlığın ilk asrında Süryânîler’de oruç (savmo) vardı. “Savme dı-Arb’in Rabo” denilen kırk günlük büyük oruç Îsâ Mesîh’ten kalmadır. Sonraları kilisece buna Îsâ’nın elem haftası da eklenerek kırk sekiz güne çıkarılmıştır. Bunun dışında Süryânîler’de “savme dı-Yeldo” (Noel orucu) yirmi dört gün, “savme dı-Ninve” (Ninevâ [Ninova] orucu) üç gün, “savme dı-Şılihe” (havârilerin orucu) on beş gün, “savme dı-Meryem” (Meryem Ana orucu) on beş gün olup günümüzde perhize çevrilmiş ve beş güne indirilmiştir. Ayrıca her çarşamba ve cuma günü tutulan oruç da perhize çevrilmiştir. Oruçların kefâret ve kazâsı yoktur.”

GÜNÜMÜZDE SÜRYANİLER

1923’te kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti laik hukuk sistemini benimsediğinden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları etnik köken ve dinî inanç farklılığı gözetilmeksizin eşit kabul edilmektedir. Cumhuriyet’in ilerleyen yıllarında Süryânîler’in bir kısmı büyük şehirlere, özellikle İstanbul’a göç etmiştir. Daha önce de göç olayları yaşanmış, 1860’ta çoraklık ve çekirge âfeti sonucu Suriye bölgesine, 1896’da Ortadoğu’nun çeşitli bölgelerine, 1900’lü yılların başında Amerika Birleşik Devletleri ve Atlantik ötesine göçler olmuştur. 1963 yılından itibaren imzalanan Alman-Türk işçi antlaşması çerçevesinde bazı Süryânîler Avrupa’nın çeşitli ülkelerine işçi olarak gitmiş, 1970’lerin başında Türkiye’den Avrupa’ya giden Süryânî nüfus 7000’e ulaşmıştır. 1977 yılına gelindiğinde Süryânîler’in Orta Avrupa’daki nüfusları 10.900’e (Almanya 8000, Hollanda 800, Avusturya 800, İsviçre 600, Fransa 600, Belçika 100, Yunanistan 100), Kuzey Avrupa ve İskandinav ülkelerindeki nüfusları 10.750’ye (İsveç 10.000, Norveç-Danimarka-Finlandiya 500, İngiltere 250 civarı) çıkmıştır. 18 Ekim 1977 tarihinde Patrik III. Mor Ignatius Ya‘kūb Şam’da bir sinod toplamış, bu toplantıda alınan kararla Avrupa’da iki metropolitlik (abraşiye) kurulmuştur. Bunlardan biri merkezi Hollanda olan Orta Avrupa metropolitliği, diğeri merkezi İsveç olan İskandinav ülkeleri metropolitliğidir. 24 Haziran 1979’da Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan Midyat doğumlu İsa Çiçek Avrupa metropoliti olarak takdis edilmiştir.

Süryânîler, Batı ülkelerinde oluşturdukları teşkilâtlanma bağlamında Hollanda, Almanya, Kanada, Avustralya, Arjantin ve Brezilya’da birer; İsveç ve Amerika Birleşik Devletleri’nde ikişer metropolitliğe sahiptir. Almanya’da kırk dokuz, İsveç’te yirmi sekiz, Amerika Birleşik Devletleri’nde yirmi yedi, Hollanda’da sekiz, Kanada’da altı, Avustralya’da beş, İsviçre’de beş, Belçika’da dört, Arjantin’de dört, Brezilya’da üç, Avusturya’da iki, Fransa’da ve İngiltere’de birer olmak üzere 143 kilise mevcuttur. Günümüzde Süryânîler yaklaşık olarak Almanya’da 70.000, İsveç’te 55.000, Amerika Birleşik Devletleri’nde 40.000, Hollanda’da 15.000, Arjantin’de 6000, İsviçre’de 6000, Belçika’da 6000, Avustralya’da 4000, Brezilya’da 4000, Avusturya’da 3000, İngiltere’de 800 olmak üzere toplam 210.000 nüfusa sahiptir. Bugün Süryânîler’in Türkiye’deki nüfusu 18.000 civarındadır. Bunların yaklaşık 15.000’i İstanbul’da, 3000’i Mardin ve Midyat yöresinde yaşamaktadır. İstanbul, Mardin, Midyat ve Adıyaman’da dört metropolitlik merkezi mevcuttur. Faal iki manastır bulunmakta (Mardin Deyrüzzafaran, Midyat Mor Gabriel) ve bu manastırlarda dinî eğitim ve öğretim yapılmaktadır. Patriklik merkezi ise Şam’dadır.

 

KAYNAKLAR

https://islamansiklopedisi.org.tr/suryaniler

http://www.suryaniler.com/suryani-tarihi.asp?id=31

https://tr.wikipedia.org/wiki/S%C3%BCryaniler

 

Diğer yazılarımızı okumak için tıklayınız

Like
Like Love Haha Wow Sad Angry
Tags:

Esin Kırkan

Esin Kırkan 1998 yılında Bilecik’in Bozüyük ilçesinde doğmuştur. İlköğretim ve lise hayatını Bozüyük’te tamamladıktan sonra 2017 senesinde Bursa Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümü kazanmış olup eğitim hayatı hala devam etmektedir.

0 0 votes
Article Rating
Subscribe
Bildir
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments